I. Dünya Savaşı'nda

Mustafa Kemal, Osmanlı Devleti’nin Birinci Dünya Savaşı’na girmesi üzerine Sofya Ataşemiliterliğinden alınarak cephede görevlendirilmesini istedi. Ancak İstanbul’dan gelen cevap olumsuzdu.

Mustafa Kemal Çanakkale Cephesi’nde

Mustafa Kemal, ısrarlı çabaları sonucunda 1915 yılı başlarında Tekirdağ’da yeni kurulacak olan 19. Tümen Komutanlığına atandı. Bunun üzerine hemen İstanbul’a geldi. Oradan da karargâhını kuracağı Gelibolu Yarımadası’ndaki Maydos’a (Eceabat) hareket etti. Aynı günlerde İngiltere ve Fransa da İstanbul’u alarak Osmanlı Devleti’ni savaş dışı bırakmak ve müttefikleri Rusya’ya yardım ulaştırmak için donanmalarını Çanakkale Boğazı önlerine göndermişlerdi. 18 Mart 1915’te Çanakkale Boğazı’na giren müttefikler, Boğaz’a döşenmiş mayınlar ve Türk topçusunun isabetli atışları karşısında ağır kayıplar vererek geri çekilmek zorunda kaldılar. Boğaz’ı deniz yoluyla geçemeyeceklerini anlayınca da 25 Nisan 1915’ten itibaren Gelibolu Yarımadası’nın Arıburnu bölgesine asker çıkararak kara harekâtını başlattılar. Müttefikler denizde olduğu gibi karada da güçlü bir savunmayla karşılaştılar.

Bu savunmada en önemli rolü 19 Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal üstlendi.Mustafa Kemal, Conkbayırı Savaşı sırasında askerlerine “Ben size taarruz emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum.
Biz ölünceye kadar geçecek zaman içinde, yerimize başka kuvvetler ve kumandanlar gelebilir.”  diye seslenerek onların kahramanca savaşmasını sağladı. Böylece çıkarmanın daha ilk gününde saldırıyı durdurmayı başardı. Mustafa Kemal, çıkarmanın yapılacağı yeri doğru tahmin etmiş, sorumluluk üstlenmiş, hızla verdiği kararları büyük bir enerji ve cesaretle uygulamıştı. Böylece Conkbayırı’nı tutarak baskını boşa çıkarmış ve düşmanı kıyıya çivilemişti. Bu başarılarından dolayı da rütbesi albaylığa yükseltilmiş ve Anafartalar Cephe Grubu Komutanlığına getirilmişti.
Müttefikler 6 Ağustos’tan itibaren Arıburnu’na yeniden çıkarma yapmaya başladılar. Bunun üzerine Mustafa Kemal de birliklerini 10 Ağustos sabahı karşı taarruza geçirerek onları geri püskürttü. Onun “Anafartalar Kahramanı” olarak tarihe geçmesini sağlayan bu zaferin ardından müttefikler işgal ettikleri yerlerde tutunamayacaklarını anladılar. Bir süre sonra da Gelibolu Yarımadası’ndan çekildiler. Mustafa Kemal, Anafartalar’da üstlendiği sorumluluğun gerekçesini “Böyle bir sorumluluğu almak basit bir şey değildir. Fakat ben, vatanım yok olduktan sonra yaşamamaya karar verdiğim için bu sorumluluğu yüklendim.”sözleriyle açıklamıştır.

Mustafa Kemal Kafkas Cephesi’nde

Birinci Dünya Savaşı’nda Rusya, Kafkasya üzerinden Doğu Anadolu’ya girdi. Bu taarruz sonucunda Erzurum, Muş, Bitlis, Van, Erzincan ve Trabzon Rus istilasına uğradı. Bu sırada Çanakkale Cephesi’ndeki görevini başarıyla tamamlayan ve tuğgenerallik rütbesine yükseltilen Mustafa Kemal de 16. Kolordu Komutanı olarak Kafkas Cephesi’nde görevlendirildi. Mustafa Kemal görevini devraldıktan sonra başarılı savunmasıyla önce Rusların Diyarbakır’a girmesini önledi. Ardından da emrinde bulunan 5 ve 8. tümenleri yeniden düzenleyip savaşa hazır hâle getirdi. 8 Ağustos 1916’da ise karşı taarruza geçerek Muş ve Bitlis’i Rusların elinden kurtardı. Böylece bu cephede, birbirini
izleyen yenilgilerden sonra tek Türk zaferini kazanan komutan oldu.Mustafa Kemal, Kafkas Cephesi’nde kazandığı başarılarla Rusların bölgeye yerleşmelerine ve güneye doğru
ilerleyerek İngilizlerle birleşmelerini engelledi. Gösterdiği yararlılık nedeniyle “Altın Kılıç” madalyası ile ödüllendirilen Mustafa Kemal bir süre sonra Kafkas Cephesi’nin güneyinden sorumlu olan 2. Ordu Komutanlığına getirildi

Mustafa Kemal Suriye Cephesi’nde

Osmanlı Devleti, Birinci Dünya Savaşı sürerken daha önce İngiltere’ye bırakmak zorunda kaldığı Mısır’ı ve Süveyş Kanalı’nı yeniden almak için harekete geçti. Ancak büyük umutlarla açtığı bu cephede başarılı olamadı. Üstelik Sina Yarımadası’nı da kaybederek Suriye sınırına kadar çekilmek zorunda kaldı. İşte Mustafa Kemal böyle bir dönemde, 5 Temmuz 1917’de Suriye’deki 7. Ordu Komutanlığına atandı. Mustafa Kemal, Suriye’ye geldikten sonra 7. Ordunun bağlı bulunduğu Yıldırım Orduları Grubunun başındaki Alman Generali Falkenhayn ile anlaşmazlığa düştü. Falkenhayn, İngilizler üzerine bir karşı taarruza geçilmesini istiyordu. Mustafa Kemal ise İngilizlerin Araplarla iş birliği yaptıklarını ve denizden donanma desteği aldıklarını göz önünde bulundurarak böyle bir hareketin başarılı olamayacağını düşünüyordu. Ona göre bir an önce komutayı yabancılardan almalı ve ordumuzu kuvvetlendirerek elimizde kalan toprakları savunmalıydık. Mustafa Kemal bu yöndeki görüş ve önerilerinin kabul edilmemesi üzerine görevinden istifa ederek İstanbul’a döndü. Ancak Falkenhayn’ın yerine Liman Von Sanders’in atanmasından sonra 7. Ordu Komutanlığı görevini yeniden kabul etti.Mustafa Kemal, Suriye’ye geldiğinde eskiye göre daha kötü bir durumla karşılaştı. Silah ve sayı bakımından üstün olan İtilaf Kuvvetleri Kudüs’ü almış ve Suriye’ye doğru büyük bir saldırıya geçmişlerdi. Mustafa Kemal bu saldırı karşısında birliklerini Halep’e kadar geri çekti. Burada kuvvetlerini yeniden düzenledi ve Halep’in kuzeyinde düşmanı yenilgiye uğrattı.




KAYNAKÇA:
MEB ÇALIŞMA KİTABI



Çalışma Kağıdı: